Donnerstag, 28. August 2014

Anlamak demek sakinleştirmek demek

Sürpriz birşeyin beklentimize aykırı gelmesi ile ortaya çıkar. Her insanın edindiği deneyimler yüzünden bir hayat "felsefesi" vardır. Bu felsefe onu olacak şeyler üzerine donanımlı kılar. Bu felsefesi içerisinde gerçekleşen ve gerçekleşmesi öngörülen şeyler ona sürpriz yaratmaz. Görebildiği derecede onun için herşey açıktır. Bu doğrultuda beklediği veya ongorulmesine uygun gerçekleşen olaylar sürpriz yaratmaz.

Öngörü dışında gerçekleşen olaylar ancak sürpriz veya korku (endişe) yaratır. Meraklı olan sürpriz ile karşılaştığı için haz alacaktır. O güne kadar hiç düşünmediği, aklının ucundan bile geçirmediği birşey ile karşılaşmıştır. O bu seyi mevcut olan sistemine nasıl entegre edeceği üzerine kafa yorar. Gerekirse o zamana kadar ki olan felsefesini tekrar revize edecektir. Etmese bile her sürpriz ona kendi felsefesinin sınırını göstermiş olacaktır.

Sürprizden korkan ise sürprizi ret edecektir. Böyle birşeyin olamayacağını gerekirse kendi felsefesi ile "kanıtlayacaktır" . Gerekirse sürprizi savunanlar karşı savaş bile açacaktır, yeter ki kendi felsefesi zarar görmesin.

Korku ile merak sürprize karşı konulan iki ayrı tutumdur. İkisi de birey de tedirginlik yaratır, nedeni ise sürprizin anlaşılır olmamasından kaynaklanıyor. O halde her sürpriz o kişinin bilgi sınırını belirliyor. Geniş bilgiye sahip olan biri en ufak bir şey ile sürpriz olabilir mi? Ben bunu düşünemiyorum. O halde anlayan biri sürpriz olabilir mi? Sürpriz ile karşılaşmayan biri klasikleşmiş olmalıdır. Onu tedirgin eden hiç bir öge yoktur artık, o herşeyin üstündedir.

Keine Kommentare:

Kommentar veröffentlichen