Montag, 6. April 2015

Sürekli öğrenmenin nedeni üzerine

Neden bir kez ortaya atılan bir metod ebedi işlemiyor? Neden sürekli yeni metodlar geliştirmek zorundayız? Bu sorunun yanıtı üzerine düşünürken alacağımız cevap neden bizim ömür boyu öğrenmemiz gerektiğini de açıklayacaktır. Bu nedenle kendi kendime vereceğim cevabı herkesin kendi kendine vermesinde de fayda olacağı kanısındayım. 

Einstein'in çok güzel bir sözü vardı: hiçbirşey o problemi doğuran ayni metodlarla çözülemez, diye (umarım aklımda kalan bu cümle yanlış değildir). Diyelim ki siz bir problemi çözmek için yeni bir metod geliştiriyorsunuz. Bu metod o eski problemi çözecektir. Ama burada iki kısıtlamadan da bahsetmeden geçemeyeceğiz. Birincisi problem ve çözüm yolu açıklandığı zaman, yani herkes o şeyin problem teşkil ettiğinin farkına vardığı zaman bir daha eskisi gibi davranmayacağıdır ve o problem kendi kendiliğinden ortadan kalkmış olacaktır. 

Bu olgu üzerine borsadan bir örnek vermek gerekirse, bazı başarılı yatırımcıların geliştirmiş olduğu yöntemlerden bahsetmek gerekir. Bu metodlar ne kadar az kişi tarafından biliniyor ise o kadar başarı devam edecektir. Metod herkes tarafından bilindiği andan itibaren herkes o öngörünün tam tersini yapacağı için o geliştirilen metod artık bir işe yaramayacak, onun yerine yeni metod geliştirmek zorunda kalınacaktır. 

Başka bir sorun ise getirdiğimiz çözümün getirdiği kendi sorunlarıdır. Geliştirilen çözümler sadece ve sadece belli bir problemi çözmek içindi. Onun getireceği her sorunu önceden bilmenin imkanı olamaz. Buna bilgisayarları örnek olarak ele alalım. Bilgisayarlar ilk önceleri hızlı ve güvenilir hesap yapmak için gerekli idi ve ilk yapılan bilgisayarlar da bu görevin hakkını verdiler. İşlemcilerin gelişmesi ile yeni kullanım sahasının da genişlemesi ile yepyeni problemler de beraberinde geldi. Bilgisayar oyunları ile yepyeni bağımlılık ortaya çıktı: bilgisayar bağımlılığı. Bu bağımlılığı da yenmek için tekrar araştırma gerekli. 

Başka bir örneği tarihten verebiliriz. Zamanında başarılı olmuş uygulamaları tekrar bugün çözüm olarak kullanmaya çalışmak hiç bir işe yarayacaktır. O zamanki üretilen çözümler o zamanki sorunları çözmek için geliştirilmiştir. Bugün ise o zamanki getirilen çözümlerin sonuçları ile boğuşmaktayız. Yani o zamandan bu yana derelerden çok şu aktı, bir daha aynı suda yıkanamayız.

Bu gibi örnekler görüş alanımızın ve geliştirdiğimiz çözümlerin ne kadar kısıtlı olduğunu gösteriyor. Bu çözümler ebedi çözüm olmaktan çok uzaktırlar. Biz kısmen ve kısmen çözüm üretebildiğimiz için sürekli tetikte olmak ve sürekli öğrenmek zorundayız. Aldığımız diploma bize bir yere kadar geldiğimizin göstergesidir. Ondan sonraki atılacak adımlar kendi elimimizde.

Keine Kommentare:

Kommentar veröffentlichen