Sonntag, 10. Januar 2016

Komplo teorisi ile din arasındaki bağ

Her ne kadar komplo teorisi ve din değişik içeriliğe sahip olsalar da benzerliği ayrılığından daha belirgindir. Komplo teorisinin ana amacının belli bir kitlenin veya kişinin tüm bilgi ve güce sahip olduğunu ve dolayısı ile geleceği kendi görüşü çerçevesinde belirleyebileceği yetisine sahip olduğuna inanmaktır. Dahası komplo teorisi deterministik bir gelecekten yola çıkar. Sadece tanrı yerine herhangi bir bireyi veya topluluğu koyduğumuz varsayarsak, ikisi de aynı düşünceye sahiptir. Geleceğin belirli olma düşüncesi şu ana kadar elde edilmiş bilimsel bilgilere göre yanlıştır. En azından kuantum teorisi bu görüşü desteklemiyor. Diyelim ki tanrı böyle bir yetkiye sahip, o zaman bireye veya kitleye de aynı tanrısal gücü atfetmemiz lazım. Geleceği önceden kestiren ve öngörüsü gibi etkileyebilen birey veya kitle düşünülemez. Geleceğin açık olduğuna inanan biri için böyle bir düşünce geçersizdir. Bu, hiç bir etkileşimin olmadığı, herşeyin tesadüf olduğu anlamına da gelmez. Etkileşim tabii ki vardır, aynı Avrupada kanatlarını çırpan bir kelebeğin Çinde fırtına yaratabileceği gibi. Küçük bir etkinin büyük sonuçlara yol açacağına dair bir atıfta bulunur bu örnek, yani gelecek belirsizdir.

Keine Kommentare:

Kommentar veröffentlichen