Bu
ülke Türklere eski gücünü gösterecek kahraman arıyor. Kahraman en
cesaretli insandır, en önde giden insandır. Cesaretini belki izlediği
ideolojiden alabilir ama ideolojisini gerçekleştireceği güce sahip
olduğuna inanmak ancak aklı yerinde olmayanin aklına gelebilir. O tüm
gücü ile kendini öne atan, kendi kudretine güvenen bir öncüdür. Bu
nedenle kahraman tipi insanlar savaş anında sürekli en önde gidenlerdir,
sürekli onlar ilk önce ölenlerdir. Ilk önde gidip de hayatta kalanlara
ise kahraman denir.
Normal hayatta da maceraperest insanlar
vardır. Yeni iş dalı kurmak isteyenlerden de bir kahramanlık duygusu
vardır. Onlar da yapmak istedikleri şeylerin gerçekleşip
gerceklesmiyecegini bilmeyerek riske girerler. Ilk aşamada aptal
sayılırlar, ama hayatta kalabilirseler veya kurdukları iş başarılı
olursa kahraman ilan edilirler. Kahramanlık sürekli sonradan verilen bir
etikettir.
O cesur insanları takip eden çoğunluk vardır. Riske
girmekten korkan, çevrelerinde sürekli o kahramanları gözetleyen bir
çoğunluk. Savaşta ilk önde gidenin arkasından gelen çoğunluk zaferi de
kendine atfeder. Aynı ilk ticarete atilani kopyalayanlar gibi başarının
geleceğini hep bildiklerini söylerler. Onlar hep biliyorlardı başarının
kacinilmaz olduğunu.
Kahramanın pek planı yoktur. Onun yaptığı
şey pek planlı değildir. O ilk duyumladigi hissi, ilk gördüğü rüyayı
hayata geçirmeye calisisir. Gerçekleştirmek istediği şey boyundan büyük
olduğu için ilk önce gerçekleşme şansı verilmez, gerçekleştiği zaman da
gercekten boyundan büyük iş başarmıştır o. Boyundan büyük iş başardığı
için de her yapacağı şeyin başarılı olacağı zannedilir. Oysa o doğru
zamanda doğru yerde olduğu için başarılı olmuştur. Gerçek anlamda
planlı bir iş yapmamıştır. O icraat yapar. Icraat yaptığı için de o
normalde kördür. Kör olduğu bilinmez, yaptığı o inanılmaz hamle sürekli
planlı yapmış gibi görükür. Millet bu başarıdan sonra hiç bir hatasını
görmez, görmekte istemez. Cesaretli olmadıkları için hayellerinde o
kusursuz kahramanı yaşatmak isterler. Ona toz dokundurmazlar, oysa
kendilerinin de bir kahraman olduğunu anlamak o kadar zor değildir.
Biraz cesaret ve biraz da kendine güven yeterlidir.
Kahraman elde
ettiği güç ile tüm yetkileri elinde bulundurmak ister. O alacağı
kararların sorgulanmasına tahammül edemez, çünkü o şimdiye kadar yaptığı
şeylerden hiç hesap vermemistir, bu nedenle de hesap vermenin icraatı
yavaslattigi kanisindadir. Paylaşmak ona zor gelir, çünkü kudretli
olduğunu zanneder. Oysa başarısı şansa dayaliydi. Tüm yetkileri üzerine
alarak kendinin önüne geçmek isteyenleri engellemek ister.
Destekçilerinin de güveni ile gerçekten de tüm yetkiyi eline geçirmeyi
başarır ve tek kahramanın hükmettiği bir yönetim şekli yaratmış olur.
Ilk zamanları, başarı yerini despotik bir yönetim şekline bırakır ve
gelişme önlenmiş olur. Yaptığı şeylerin iyi gitmediğini gören kahraman
gücün elden gideceğini fark ettiği için korku yaymaya çalışır,
kendisinin dış güçler tarafından düşürülmek istediğini söyler. Yasalar
daha da sertlesir, sertlestikce de gerginlik artar. Sonuc olarak tek
kurtuluş yeniden büyük bir hamle yapmaktır, bu savaş olabilir veya iç
düşmanlar yaratarak olabilir. Önemli olan şey tek bir hamle ile tekrar
kahraman olmayı basarmaktir.
Keine Kommentare:
Kommentar veröffentlichen