Samstag, 15. November 2014

Doğa birşey unutmaz

Doğada rastlantının veya önceden belirlenmiş olmanın hakim olduğu sorunu çoğu insanın kafasını karıştırmıştır. Bu o kadar derin bir sorundur ki en eski filozoflardan bugünkü filozoflara kadar çoğu önemli filozof bu konuda fikir belirtmiştir. Onların çoğu ya rastlantı üzerine yoğunlaşmış, ya da belirlilik üzerine. Çok azı ikisinin aynı anda birbirini tamamlayacağı fikrini savunmuştur.

Doğanın hiç birşeyi unutamadığı savı bu iki görüşün birbiri ile ne kadar bağlantılı olduğunu gösterir. Doğada rastlantının hakim olduğu kadar da belirlenmiş olmanın payı vardır. Rastlantıya başka pencereden baktığımızda ona karar alma mekanizması da denebilir. Kararın nasıl alınacağı belli olmadığı için ona rastlantısal denmesinde pek hata yapılmış olunmaz. Karar almanın rastlantısal payı olması belki de özgür iradeyi de açıklayabilir.

Aslına bakılırsa bu üç konu üzerine sayfalarca kitap yazılabilir. Ben yine de kısa yoldan gitmeyi deniyorum. Doğanın sadece rastlantısal olduğu kanısı, her yapılan şeyin tekrar baştan başlaması gerektiği kanısını desteklemiş olacaktı, oysa doğa hiç öyle de değil. Zannedildiği gibi doğa katettiği bir yolu defalarca katetmiyor. Nedeni ise çok basit: doğa aldığı kararı unutmuyor.

Hiçbirşeyi unutmuyor tezi, doğanın belirli olduğuna dair bir ipucudur. Doğada süreklilik hakimdir, taa ki karar alınana kadar. Her Karar alma bir sıçrayıştır, o sürekliliği belli bir seviyeye taşır. Sıçradıktan sonra süreklilik yine devam eder. O bir daha başlangıç noktasına geri gelmez. Herşey değişmiştir.

Kararlar bilinçli şekilde sisteme entegre olamadığı zaman, onun farkına varılmadığı zaman herşeyin belirlenmiş olduğu zannedilir. Herşeyin belli güçler tarafından yönetildiği, kendisinin pasif olmaktan başka çaresinin olmadığı kanısı hakimdir. Oysa kendisinin karar verebileceği ve verdiği kararların da onu uzun zaman belirleyeceği hakim olsaydı, alacağı kararların sorumluluğunu daha fazla üstlenirdi.

Bir insanın hangi mesleği seçeceği, kiminle evleneceği, arkadaş grubunun kimler olacağı, hangi partiye üye olacağı, gibi çoğu meseleler genelde özgür irade ile alınır. Bilinçli alınan kararların özgür olduğundan yola çıkmak gerekir, çünkü normalde o kararlar alınırken herhangi bir baskı kurulmaz. Bir karar alındı mı, o bir dahaki hayatı belirler. Ondan sonra geri dönüş yok denecek kadar zordur. Doğa o alınan kararları unutmaz. Bu her konuda aynıdır. Doğa daha önceden alınan kararlar üzerine yeni şeyleri inşaa eder. O her defasında yeniden başlamaz. O yeni şeyleri o zamana kadar başarı ile sürdürmüş şeylerin üzerine inşaa eder. Bu nedenledir ki, başarılı bir sistem her canlıda aynıdır. Bir defa iyi iş görmüş birşey her canlıda kopyalanır. Neden Amerika ikinci defa keşfedilsin ki?

Canlıda sürekliliği taşıyan onun genleridir. Her kopyalamada hata yapma payı vardır, bu rastlantısaldır. Rastlantısal yollarla gelinebilecek yeni özellik ayakta durmayı başarır ise hayatını devam ettirecektir, aksi halde yok olacaktır. Doğa hiçbirşeyi unutamadığı gibi yeni şeyleri de dener. Unuttuğu şeyler zaten yok olurlar.

Keine Kommentare:

Kommentar veröffentlichen