Samstag, 29. November 2014

Eleştiri ve beyin fırtınası

Beyin fırtınasının önemini vurgulayanlar bu yöntem ile çok iyi mesafe kat edildiğini ve dolayısı ile uygulanması gereken en iyi yöntemlerden bir tanesi diye reklam yapıp yaygınlaşmasını amaçlamışlardır. Bu ekipten bağımsız yapılan diğer incelemelerde beyin fırtınasının pek de vaat ettiği gibi iyi sonuç vermediği ortaya çıkmıştır.

Beyin fırtınasında katılımcıya kafasından geçen şeyleri herhangi sınırlama olmadan söylemesi ve dinleyicilerin de söyleneni yorumsuz dinlemesi istenir. Herhangi bir yorum kısıtlama getireceği kanısı ile yapılmaması gerektiği kanısı yaygındır. Kendiliğinden iyi şeylerin doğacağı zannedilir.

Bu savdan şüphe duyulmuş olmalı ki bir kaç bilim adamı bu savı test etmek istemişlerdir. 250 civarında deneği çağırmış ve bunları üç gruba ayırmışlar. Birinci gruptakilere hiç bir komut vermeden grup çalışması yapmasını istemişler, ikinci gruba beyin fırtınası yapılmasını, üçüncü gruba ise eleştirinin de yapılabileceğini söylemişler. Sonuç olarak en kötü sonuç birinci gruptakilerden, ikincisi beyin fırtınası grubundan, en iyisi sonuç ise eleştiri grubundan çıkmıştır.

Beyin fırtınası grubunun zannedildiği kadar neden iyi olmadığı aslına bakılırsa ortaya atılan fikirlerin herhangi geri bildirim getirmediği ve dolayısı ile uygulanıp uygulanamayacağı konusunda da fikir yürütülememesindendir. En iyi dereceyi alan gruptakiler ortaya atılan eleştiri ile öne sürülen konu üzerinde çalışma şansını buluyor, zihinde simülasyon yapılıyor ve konunun eksik yerleri varsa ortaklaşa giderilmeye çalışılıyor, eğer çözülmesi gereken sorun var ise ortaklaşa alternatif yollar denemesinden iyi derece alıyor olmalarından kaynaklanıyor.

Steve Jobs Pixar firması binasını kurarken binayı açık, ve insanların birbirleri ile en kolay şekilde irtibata girebilecek şekilde dizayn ettirmiştir. Tuvaleti de firmanın ortasında bir yere yapması, en sık kullanılan bir mecmuaya giderken yanında veya çevresinde insanların daha kolay konuşma şansı bulacağı görüşü yatıyordu. Bir de kahve barlarının kurulması da daha kolay fikir alışverişi yapma amaçlıydı. İlk önce herkesin tuhafına giden bu yapı, beklentinin de ötesinde firmaya katkıda sağlamıştır.

Firmanın başka bir özelliği ise eleştiri kültürünün yaşanması olmuştur. Tabii ki eleştiri yaparken dikkat edilmesi gereken durumlar da var. Her eleştirmenin düşünmesi gereken şey, konuyu bir adım nasıl daha ileri götürmesi gerektiği konuda fikir yürütmesi idi. Böylece çok aşırı tartışmalar tamamı ile önlenememiş olsa bile kısır döngüler önlenmiş oluyor.

Eleştirinin hem firma için hem de eleştiriye mahruz kalan için çok şeyler veriyor olması Silicon Valley bölgesini en önde gelen firmaların tercihi haline getirmiştir. Doğabilecek hatanın üretime başlamadan önce men edilmesi yaptıktan sonraki düzeltmelerin daha pahalıya patlamasını önlemiştir.

Diğer taraftan bireysel açıdan bakıldığında şahısların daha direnişli olmalarını ve sunuşlarına daha iyi hazırlanmaları sağlamıştır. Ne kadar tartışmalarda çok zaman harcanmış olsa bile ortaya çıkan sonucun uygulanan yöntemin doğru olduğunu kanıtlamıştır. Yöre yasasının da etkisi ile insanların bir firmadan diğerine geçebilmesi kolaylaşmıştır. Oysa başka bölgede bulunan firmalar eski işçilerin rekabetçi firmada çalışmasına izin vermediği ve böylece bilgi akışının da önlenmesine neden olduğu tespit edilmiştir ve dolayısı ile büyümede sorun yaşandığı görülmüştür. Silicon Valley firmalarında çalışanların çok sık iş değiştirdiği, bunun bir firma için dezavantaj olmadığı, çalışanların sevdikleri projede çalışabilmesi verimliliği daha da artırdığını göstermiştir. Google, Facebook gibi büyük firmaların buraya yerleşmesi ve inovasyonda en ön sıralarda olması tesadüfi değildir.

Keine Kommentare:

Kommentar veröffentlichen