Samstag, 10. Januar 2015

Basit teorilerin çekiciliği

Basit teoriler çekici olur, çünkü o herkesin anlayabileceği dilden akla en yatkın olanıdır. Burada akıldan bahsederken konuyu biraz daha açmak gerekir. Bu akıl herşeyi sonuna kadar araştıran ve sonunda bulduğu o teoriden başka teorinin doğru olamayacağını irdeleyen bir akıl değildir. Eğer gerçekten böyle olmuş olsaydı akıl gerçek anlamda işlevini yerine getiriyor olacaktı ama buradaki akıl seçici olmayan bir akıl olduğu için akıl değildir.

Akıldan bahsederken, o topladığı tüm verilerle ve geçmişteki deneyimin yardımı ile karar vermeyi kolaylaştıran bir mekanizmadır. Mesela cep telefonu almak istiyorsunuz, burada aklın görevi gayet bellidir. Cep telefonu almanın üst amacı belli olduktan sonra, yani onu almakla neyin amaçlandığı belli olduktan sonra aklın yapacağı görev, hedef doğrultusunda en rasyonel kararı almaktır. Cep telefonu almanın statü belirlediğini düşünen, bulunduğu toplumda en rağbet gören telefonu araştırıp alacaktır. Burada fiyatı, fonksiyonel oluşu, bütçeye uygun olup olmadığı göz ardı edilir. Fonksiyonelliğin ön planda olduğu düşünce kendi gereksinimlerini en iyi şekilde hangi telefonun karşıladığını araştırır ve en az paraya en çok fonksiyonu sunan telefon alınır. Kendi bütçesi önplanda olan birinin ilk soracağı soru telefon almanın bütçesinin sınırını aşıp açmadığıdır. 

Yukardaki bahsi geçen akıl bu anlamda seçici değildir. Aslında o akıl hiç değildir. Bu sebeble o insanı kandırır. İlk hitapta karmaşık görünün bir olgu o zamana kadar ki kabul ettiği ideoloji ile zoraki açıklanmaya çalışılır. Hegel'e ait denen şöyle bir cümle olayı daha iyi açıklıyor: eğer teoriler gerçek ile uyuşmazsa vay geldi gerçeğin haline. Kendini masum ve ezilmiş gören, bu sebeble sürekli başkasının onu ezdiği kanısını güder veya o fikrini destekleyici kanıtlar arar. Şu anki durumunun öyle olması başkaları tarafından "görünmez el" ile sağlandığı kanısıdır. Başkasını suçlaması kendi sorumluluğu üzerinden atacağı için, onun yükünü hafifletir ve onu rahatlatır. İşte bu akıl kandırıcı akıldır. Ne kadar kendini rahatlatmayı başarmış olsa da kendini geliştirme açısından hiç bir öneri sunmamaktadır. O teori köreltici bir teoridir, uyutmaktan başka bir işe yaramaz.

Kendi amacına uygun olan deliller arandığı için aradığını kolaylıkla bulacaktır. İşin kolay olması o teorinin çekiciliğini artırır. Herhangi bir açıklama hiç bir açıklamadan daha iyidir mantığı. Eğer gerçek anlamda sorunun derinine inebilmek istenmiş olunsaydı o güne kadar ki edinmiş olduğu tüm alışkanlıkları değiştirmek zorunda kalacaktı. Bu da zaten başlı başına yepyeni bir hal.

Keine Kommentare:

Kommentar veröffentlichen