Samstag, 17. Januar 2015

Toplumsala karşı bireysellik

Bireyselliği aşağılamak için onun egoistlikle aynı olduğu iddiası edilir. Karşıt tutum olarak da toplumsallığın iyi olduğu ifade edilir. Bu gerçekten de böyle midir? Egoistliğin bireysellik ile alakalı olmadığını ve toplumsallığın da vaat edildiği kadar iyi olmadığını göstermeye çalışacağım.

Egoist biri her yaptığı işi kar amaçlı yapar, yaptığı şey kar getirici ise onu yapar, karı olmayan şeyleri yapmaz. Bireysellik ise karı önde tutmaz. Bireysellik için en önemli unsur özgürlüktür. Özgürlüğü ve bağımsızlığı geliştirici herşey riayet görür. O kendi gücüne inanan biridir. Toplumun gelişmesi için onu oluşturan fertlerin gelişmesi gerektiği kanısındadır. Gelişme kaydedemediği zaman sorumlusu kendisinden başka kimse olmadığını bilir. Başka günah keçisi aramaz. Kendini geliştirecek güç de onu yok edecek güç de elindedir.

Toplumsallığın riayet gördüğü gruplarda tek başına birşey yapılamayacağı, herkesin aynı şekilde davranması sonucunda gelişme kaydedileceği görüşü hakimdir. Bu nedenle toplumda gelişme hızı çok yavaştır, gelişme kaydedilmediği zaman da dış güçler günah keçisi olarak hazırdır. Grup ne kadar kendine sıkı kenetlenirse o kadar da diğer gruplara karşı cephe alması kolaylaşır. Gelişmeyi kendisi istiyordur ama dış güçler istemediği için de hiç bir gelişme kaydedilmez. Hem gelişmeyi önleyen sorumlu bulunmuştur, hem de bireye grup içersinde "saklanma" yolu açılmıştır. Başkasına küfür ederek kendini grup içersinde saklama mümkün olur.

Saklanmanın yanında aidiyet konusu da çok önemlidir. Bireysel takınan kişi için aidiyet konusu pek de önemli değildir. Onun dünyası sürekli değişken olduğu için uyum sağlama onun için en önemli faktördür. O hem kendi dünyasını kendisi şekillendirir, hem de bulduğu dünyaya adepte olmaya çalışır. Kendini tek birşeye veya yere bağlayacak kadar naif biri değildir.

Toplumsal takınan kişi ise kendi görüşünün içinde bulunduğu toplum tarafından kabul görüp görmediğini sürekli test eder. Toplumun kabul ettiği değerler onun davranışını belirler. Bu nedenle de toplum ile özdeşir o, toplum için yaşar. Toplum benliğini oluşturur. Topluma gelebilecek her darbe kendi kişiliğine de geleceği için toplumsal değerleri şahsi değerler gibi savunur. Hatta ve hatta o değerlerin korunması için de bireysel değerleri yok etmeye kadar gider. Onun gözünde birey hiçtir, toplum ise herşey.

Keine Kommentare:

Kommentar veröffentlichen