Mittwoch, 8. Oktober 2014

Sürdürebilirlik ve israf üzerine

İnsan sayısı arttıkça mevcut olan kaynaklarda daralma gözükür. Bu kaynaklara olan rağbetin artması rekabetin de kızışmasını artıracaktır. Ham maddelere olan talebin artması ile geçim kaynaklarının da pahalanması ve dolayısı ile hayatın zorlaşması söz konusu olacaktır. Azalan ham maddeye talebin artması şiddeti de beraberinde getirecektir. En temel gereksinimi karşılamak için hayatta kalmak adına insan savaş verecektir. İnsanların birbirine daha yabancılaştığı, birbirine daha da düşmanca davrandığı evreye girme zamanının göstergesidir bunlar.

İnsan sayısının çoğaldığı bir dünyada yukardaki problemleri önlemek ne kadar zorlaşacak ise de yine de her birey elinden geldiğini yapmakla yükümlüdür. Elimizden neyin geldiği sorulduğunda, nüfus kısıtlanmasına gidilmesi gerektiğinin şart olduğu anlaşılır. Nüfus kısıtlaması ile en azından kaynağa olan rağbeti yavaşlatmış olunur, tam önleneceği konusunda kuşkulu olmakta fayda vardır.

Diğer taraftan büyümenin tek gelişmişlik göstergesi olduğu düşüncesinden uzaklaşıp gerçek  amacın insana iyi bir yaşam sağlatmak olduğunu kavramak olacaktır. Gelişmişlik derecesi bundan böyle iyi bir yaşamın nasıl olduğu ile ölçülmelidir. Bunun kriterleri araştırılıp geliştirilmelidir.

Büyümeye dayanmayan gelişmişlik sisteminde yeni alternatif kriterlerin içersinde sürdürebilirlik ilkesinin de yer alması gerekir. Sürdürebilirlik ilkesi ham maddenin en iyi şekilde kullanılması ve tabiata en az şekilde zarar verilmesi ile ilgilidir. Kullanılan malzemenin uzun ömürlü olması, modası geçtiği zaman atılmaması sürdürebilirlik ilkesinin benimsendiğini gösterir. Hızlı tüketim tüketilen malın daha hızlı devir daim yapacağı anlamına gelir ki bu da çöp artışının büyümesine neden olur. Çöp artışını önlemek için de sürdürebilirlik ilkesine dayanması gerekir.

İyi bir hayat hayatın sadeleşmesi ile olur. Hayat ne kadar hızlanırsa, hayata hükmedenlerde başkası olur. Dikkat dağıldıkca dikkati kontrol eden değişken hayat, hayatı kontrol eder ve o kişiyi pençesi içine alır. İyi ve mutlu bir hayat yaşamak için hayatın hızını azaltıp, olduğu kadar basitleştirilmiş olması gerekir. Çağın hızına ayak uydurmak ile hızın hükmü altına girerek, tüm özgürlüğü elden devretmek hayatın amacı olamaz. İyi bir hayat için, israftan korunmak adına hayatı sürdürebilirlik ilkesine dayandırmak gerekir, ancak o zaman hayatın gerçek efendisi olunur.

Keine Kommentare:

Kommentar veröffentlichen