Enformasyon halki
en etkileyici silahlardan biridir. Kamuoyu olusturan medyanin kontrol
edilmesi otoriter sistemlerin acikca bas hedefidir. Belli bir
gercekligi yaratmanin en basit yolu o olguyu sürekli ekranlarda
tekrarlamaktir. Bir seyin cok tekrarlanmasi insanlarda o seyin dogru
oldugu kanisini uyandirir. Atasözün birinde söyle denir: Bir adama
40 sefer deli dendiginde, o gercekten deli zannedermis. O halde belli
bir gercekligi dayatmak icin enformasyonun tekrarlamasi gerekir.
Tekrarin gercekligi yaratmadaki rolü tekrarlanan seylerin taninir
olmasini saglayip, taninan seylerin de güvence vermesinden
kaynaklanir. Süpermarkette o güne kadar bilmedigi yeni bir ürün
satin almak isteyen bir tüketici, o güne kadar reklamlarda en fazle
gördügü ürünü satin alacaktir, cünkü tanimadigi birseyi satin
almak yerine taninmis bir markayi satin almak daha risksiz olacagini
düsünecektir. O bilmedigi yoldan gitmek yerine bilinmis izlerden
gitmeyi yegleyecektir.
Enformasyonu
kontrol etmek istenilen dogruyu empoze etmek icindir. O kendi dogrusu
yaninda baska dogruya tahammül etmeyecegi icin kendi dogrusu karsiti
düsüncelere sinirlama getirecektir. Sinirlama ile kalmaz o, karsit
düsünce sahiplerine cadi avi da düzenler. Otoriter rejim yarattigi
düsman ile tüm kötügün disardan geldigini ve rejimin tek
kurtarici oldugunu ekranlardan yayinlayip gerceklik yaratacaktir.
Acikca baski ile kontrol edilemeyen halk bilinci, manipulasyon ile
kontrol edilmeye calisilacaktir. Bilinci kontrol etmekle istekli
taraftar yaratmaktan baska iyi ne olabilir ki? Dogruya inananlar
gönüllü itaat ederlerdir.
Görülümüstür
ki sosyal medya enformasyon dagilimi konusunda baska yol
izlemektedir. Her ne kadar otoriter rejimler büyük medya
sahiplerini kontrol etme imkani bulsalar da sosyal medyanin bu
sinirlar disinda kalma nedeni coklu ag kullanimindan kaynaklanir.
Enformasyon kaynagi tek bir medyuma bagli degildir, enformasyon
havuzu her taraftan dolar. Katilimcilar hem enformasyon kaynagi
görevini üstlenirler, hem de kendilerini bilgilendirirler.
Katilimcilara otoriter sistemde oldugu gibi dogru disardan verilmez.
Onlar artik aktif sekilde kendi dogrularini sekillendirmeye
calisirlar. Onlar bilincli olarak kimleri takip edeceklerine, kimleri
etmemeyeceklerine kendileri karar verirler. Her karar verme kendi
bilinclerini olusturmakta atilmis adim olarak yorumlanabilir. Kendi
secimleri kendi dogrularini olusturacaktir.
Zamanla yaptiklari
secimin cok önemli oldugunu anlarlar. Normal hayatta oldugu gibi
kimi insanlarin yalan, kimi insanlarin dogru söyledigini ayirt
etmeleri gerektigini sosyal medyada da anlayacaklardir. Bazi
katilimcilarin daha güvenilir, bazilarinin daha güvenilmez oldugunu
orada da kesfedeceklerdir. Bu da otofiltre gelistirmeleri icin ana
sebeplerden biridir. Her ne kadar otoriter sistemler gibi kendileri
de otofiltre gelistirseler de bu filtre kendi kendilerine yaptiklari
sansürden baska sey degildir. Bu sansürden dolayi kendisinden baska
kimse sorumlu tutulamaz. O artik kendi sorumlulugunu üstlenmek
zorundadir.
Kendi gercekligini
aktif gelistirmekte yardimci olan sosyal medya toplumun daha
demokratiklesme konusunda da yardimci olacaktir. Demokratik sistem
daha katilimci bireylere ihtiyaci vardir. Dogrularin kurgulandigini,
o kurguda kendi payinin da olmasini isteyen aktif fertlere ihtiyaci
vardir demokrasinin. Her dogru kismen dogrudur. O yine
parcalanabilir, tekrar baska olgularla iliskilendirilerek yeni bir
dogru ortaya cikabilir. Dogru kurgulamak canli bir sistem gibidir. O
sistemi bir yere civilemekle canliligin da kaybolmasina neden olunur.
Canli sistemler kolay kolay kontrol edilemez, otokontrol seklinde
hayat sürdürürler, acik bir gelecege sahiptir. Bu nedenle de
otoriter sistemler sürekli canli sistemlerin belirgin olmasi icin
ugrasmis, herseyi kontrol etmek icin de ellerinden gelen seyi yapmak
istemislerdir, sadece korku ugruna.
Keine Kommentare:
Kommentar veröffentlichen