Biz yerden geldik, yere gideriz. Yer
bizi kendine cektigi gibi, herseyi de kendine ceker. Zorunlukluk yere
bagli olmaktan kaynaklanir. Bu nedenle bagliyiz, bagimliyiz. Tüm
ihtiyaclarimizla yere bagliyiz. Zorumlulugun farkinda olan kafa, yere
mesafelidir. Ayakla arasinda hava vardir. Yüksekte oldugu icin
havadadir. Ucma tadini almistir bir kere. Kuslar gibi özgür olmak
ister. Yanliz ayagi ile yere baglidir. Sürekli ayni yerde durdugu
takdirde de yere, daha derinlere kök salar. Degisim kismen kök
salmayi önler. Degisimin cok fazla olmasi da bas döndücü
olabilir. Neyi ne icin yaptigimizi pek fark edemeyiz. Olgularin
arkasinda yatan „amaci“ algilamak zorlasabilir. Ne kadar kök
salmak bizi yere bagli kilarsa degisimin verdigi „sarhosluk“ da
ayni etkiyi yaratabilir.
Degisimin hizi bilinci etkiler. Cok
hizli degisim bilinci kilitler hale getirir. Degisime odaklanmis
bilinc burnunun ucundan haric baska sey göstermez. Gercek saklanmak
isteniyorsa „kirli bilgilerle“ daha verimli olunabilir. Bilinci
kilitleyen gürültüden ancak uzaklasarak kurtulunabilinir.
Gürültüden yararli birseyler cikarmak zamanla disardan gelen
etkiyi azaltarak gerceklesebilir. Insanin kendi kendini bulacagi,
herseyden arinacagi bir yeri olmali. Her zaman ve her yerde
erisebilir olmak da onu gürültüye mahruz birakmak anlamina gelir.
Disardan gelen cagrilara cevap vermek zorunda kalmak insani bagimli
kilar, onu sarhos eder. Ve aranmadiginda da her bagimli gibi
eksikligini hisseder. Bilinc dikkati dagitilmaya alismistir bir defa.
Dikkat dagilimi önemli ve önemsiz
seyleri ayirt etmeyi güclestirir. Enformasyonun yogunlugu yere
baglayabilecegi gibi, az olusu havalandirabilir de. Havalanmayi
önleyici degisik etkenler olabilir. Cevresindekiler onu sürekli
asagiya cekeceklerdir. Gözünü korkutmayi her firsatta
deneyeceklerdir. Hatta onu tehdit bile edeceklerdir. Onlar ayni
davranilmasini, herseyin hesaplanabilir olmasini isteyeceklerdir.
Istedikleri tek sey güvencede hayatlarini sürdürebilmektir.
Güvence ile hayatin canliligi ters orantilidir. Güvencenin artmasi
canliligi baltalar.
Kuslardan esinlenip ucma istegi hep
vardir. Kanatlari takmakla bagimsizlik elde etme yolunda büyük
adimlar atilmis olunur. Kendi kendine deneyimleyip, deneyimlenen
seylerin zevkine varilir. Bölük pörcük algilanan seylerin bütün
resme dahil edildigindeki duyulan haz, becerikli olmanin verdigi
özgüven artisi ve bu degisimin tüm hücrelerde hissedebilir olmasi
onu özgür kilacaktir. Yaratmak özgür kilar. Kendi yarattigi
ürünün verdigi haz hic birseyle karsilastirilamaz. O kendi
kuralinin da yaraticisidir. Kabul görmüs kurallara uymak yerine o
kendi kuralini koyacaktir. Koydugu kural sadece kendini baglayacagini
bilir. Baskalarinin uymasini beklemez. Ama baskasi kendisine uymasini
isteyecektir. Kendi yolunu sonuna kadar gitmesi icin cesaretli olmasi
gerekir. Gittigi yolda yanlizdir. Kismen yoldaslarla karsilasabilir
ama yine de yoluna yanliz devam etmek zorundadir.
Keine Kommentare:
Kommentar veröffentlichen