Freitag, 13. Dezember 2013

Gercek bilgi nedir?

Bilgi üzerine konusmak icin üc olguyu ayirt etmek gerekiyor. Disdünya, icdünya ve ikisi arasinda köprü kuran betimleyici bir "dil". Disdünya bizden bagimsizdir. Orada bilgi diye birsey yoktur, o sadece vardir. Disdünyayi izleyen bir varlik orada sinirli düzen kesfedecektir, deneyimleyecektir. Icdünyasina tecrübe diye yansiyan bu gözlem disa vurulmadikca o kisi bilge (ermis... artik ne deninirse deninsin) olabilir ama bilgili biri degildir. O sadece sezgileri ile hareket eder. Gözlemlerini baskasi ile paylasmamistir.

O sahis deneyimlerini bir "dil" araciligi ile baskalari ile paylasirsa, baskalarina o "bilgileri" cürütme sansi verirse, yani bir elek ile bilgi denilen seyler elenirse elegin üstünde kalan seylere bilgi denir. Elekten yere düsünler cürütülmüstür. Onlar zaten bi ise yaramazlar. Simdi bilgi dedigimiz sey kullandigimiz elegin "göz"lerine baglidir. Bir elegin gözü ne kadar genis olursa elegin üstünde o kadar madde kalir. Eger elegi sik dokursaniz elek yüyzünde kalan cok az sey kalir.

Elegin üstünde kalan seyler denenmis seylerdir. Onlar cürütülünceye kadar bilgi höbeginde kalirlar. Cürütülmeleri muhtemelen cok olasidir, cünkü o bilgiler elegin deligine bagli olarak elde edilmislerdi. Gercek bilgiyi mi ariyorsunuz? O zaman eleginize bakin derim.....

Keine Kommentare:

Kommentar veröffentlichen